Mefâîlün mefâîlün mefâîlün mefâîlün
1Beni candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı
Felekler yandı âhımdan murâdım şem'i yanmaz mı
2Kamu bîmârına cânân deva-yı derd eder ihsan
Niçün kılmaz bana derman beni bîmar sanmaz mı
3Şeb-i hicran yanar cânım döker kan çeşm-i giryânım
Uyarır halkı efgânım kara bahtım uyanmaz mı
4Gûl-i ruhsârına karşu gözümden kanlu akar su
Habîbim fasl-ı güldür bu akar sular bulanmaz mı
5Gâmım pinhan tutardım ben dedîler yâre kıl rûşen
Desem ol bî-vefâ bilmem inanır mı inanmaz mı
6Değildim ben sana mâil sen ettin aklımı zâil
Beni tan eyleyen gafîl seni görgeç utanmaz mı
7Fuzûlî rind-i şeydâdır hemîşe halka rüsvâdır
Sorun kim bu ne sevdâdır bu sevdâdan usanmaz mı
- Sevgili, cefası ile beni candan usandırdı, cefa etmekten kendisi usanmaz mı? Ahımın ateşinden gökler yandı, muradımın mumu hâlâ yanmaz mı? ↩︎
- Sevgili bütün aşk hastalarının derdine deva ihsan eder Bana niçin çare bulmuyor, yoksa beni hasta sanmaz mı? ↩︎
- Ayrılık gecesinde canım yanar, ağlayan gözüm kanlı yaş döker. İniltilerim halkı uyandırır, kara talihim uyanmaz mı? ↩︎
- Gül yanağına karşı, gözümden kanlı gözyaşı akar. Sevgilim! Bu gül mevsimidir, akan sular bulanmaz mı? ↩︎
- Sıkıntımı gizli tutardım ben, yâre açıkla dediler Bilmiyorum, söylesem, o vefasız inanır mı inanmaz mı? ↩︎
- Ben sana gönül vermemiştim, aklımı sen çeldin. Beni ayıplayan şaşkın, seni görünce utanmaz mı? ↩︎
- Fuzûlî, çılgın bir aşıktır, halka daima rezil olmuştur. Ona bu nasıl bir sevdadır, bu sevdadan utanmaz mı diye sorun… ↩︎