Yedikule’de Akşam


Güneş vurdu başını bir kale kemerine!
Kuşlar yine bu akşam surlara otursunlar.
Baksınlar şu kocaman mahalle üzerine...

Kızıl bir aydınlıkta şaşırıp kaldı bunlar:
Ufak saksılar gibi görünüyor uzaktan,
Pencere camlarında kurutulan sabunlar...

Mademki ayni yükü sürüyecek her zaman:
Ne çıkar, çevirdiği dolabın kenarında
Şu bostan beygirinin gözünü bağlamaktan?..

Akşam Yedikulenin gezer sokaklarında:
Kızıl bir şerit gibi yolların ucu yandı,
Güneş, yardı başını bir kal’a duvarında..

Bostan korkulukları sanki bir kahramandı,
Kuşlara bahsederken büyük tasavvurundan!
Sular olduğu yerde bir defa halkalandı:

Akşam, attı kendini Yedikule surundan...

Cevdet Kudret Solok