Gün çingeneler gibi göçebeydi ufukta, Çimenler üzerinde yuvarlandığımız gün, Akarsulardı gittikçe kararan boşlukta; Sularda yüzünden yayılan tatlı bir hüzün. Göğe sessizce yükselen ay on dördündeydi; Gece akasya dalında asılı gölgeydi, Bahtiyar başlarımız aynı penceredeydi! Hala o penceredeyim, lâkin sular ölgün; Sen yoksun ki, vefasız, sularda ay görünsün...