Bu uzun intizara kalmadı tahammülüm.
Geleceksen birden gel, ey yılan yüzlü ölüm!
Tabiatla el ele yürüdü bu yıl bahtım:
Baharım ne hoş geçti, yazın ne bahtiyardım!..
Kurşuni renkli eylül sarınca ufukları
Benim de sükûnumu sarstı hazan rüzgârı.
Bu gidiş, bir yokluğa doğru koşan bu akış,
Beni hain göğsüne doğru çeken kara kış!
Ruhumu sinsi sinsi ezme, al beni birden,
Harabım damla damla içirdiğin zehirden...
Gözlerimde kararmış bir yazın güneşleri,
Ta kalbimde sızlayan bir derdin ateşleri,
Dalından kopmuş kuru bir yaprak gibi hazin,
Savrulduğum şu kurşun renkli yollar tükensin!
Bu uzun ihtiyara yok benim tahammülüm,
Geleceksen birden gel, ey yılan yüzlü ölüm!
Şükûfe Nihal